jb ile paralı app'leri, oyunları yüklersin. parasızları da yüklersin. zengin değilsen ve her app'e 5 dolar bayılmak koyuyorsa. jb elzemdir. jb'siz kullandığım zamanlar elime bile almıyordum aleti.

oha, sen hangi app store'u kullanıyorsun? Abartı olmuş galiba app lerin ortalama fiyatı $0,99 benim telefonumda 10 tane paralı app var en fazla 20 tl vermişimdir 3 senede, bunu veremiyeceksen tonla da beleş app var o da olmazsa jailbreak yapar sonrada her update çıktığında kırsınlar diye beklersin..

jailbreak ile update/kırma (unlock) arasında bir zerre bile bağlantı yoktur.

jailbreak = korsan uygulama kullanmak içindir

insanların update snrası beklediği şey ise "unlock" yani her gsm operatörünü kullanma zamazingosudur.

unlock çıkmazsa telefon telefon olmaktna çıkar. jailbreak çıkmasa bile free paralı falan herkes bi şekilde kullanabilir.

yeni ios versiyonu çıktığında jailbreak kullananlar ne diye yeni versionun kırılmasını bekliyorlar o zaman?

tüketici haklarına şikayet ediyorsunuz. garanti koşullarını yerine getirmedikleri için, onlar sizin adınıza firmaya dava açıyorlar. zaten tüketici hakları ile temasa geçtiğinizde size detayları anlatırlar. ayrıca vatanın garanti ve iade sistemi bir çok firmaya oranla çok iyi işliyor. ürünün aynısı ellerinde yoksa size aldığınız fiyat tutarında iade yada alışveriş çeki veriyorlar. istediğiniz gibi kullanırsınız.

faturadakinden farklı ise afadan değişim isteyebilirsin. tuketici dernegi.

faturadakinden farkli degil ipod touch 2g 8gblara 3.0+ versiyon kurup 3g 8gb diye kakaliyorlar. halbuki 3g ler sadece 32 ve 64gb, 16si bile yok.

yapabilecegin de birsey yok sanirim. donanimhaberde de boyle kaziklanan birinin feryatlari vardi belki sonuc almistir bir bakin istersen.

faturada 3. nesil yazıyorsa, siz de 3. nesil diye aldıysanız ama 2. nesilse bu durumu 8 ay sonra dillendirip dğeişim istemeniz kanuni olarak bir hak getirmez size.

ayıplı, bozuk, eksik, yanlış vb. ürünler için değişim, para iadesi, indirim vb. talep etmek için size tanınan süre 30 iş günüdür. bu süre dolup da herhangi bir şikayette bulunmadıysanız ürünü sevdiniz, beğendiniz, kabul ettiniz, sahiplendiniz sayılır ve o andan sonra ortaya çıkabilecek arızalarda "tamir" sistemi devreye girer. tamir edilemeyen ürünler muadili ya da muadilinin üretimi/ithalatı sürmüyorsa bir üst versiyonuyla değiştirilir.

bence hakkınız falan yok yani. onu tamir edip yollayabilirler size. ama tamir olmuyorsa zaten 3. nesilin sıfırını yollarlar 2. nesil yoktur muhtemelen. ha 2. nesil sıfır yollarlarsa yine şansınızı deneyin bakın ben bunu alırken bir sorun olmuş 3. nesil diye 2. nesil verilmiş falan deyin. muhattabınız apple değil bu arada vatan. vatan yanlış ürün vermiş size apple neden sorumluluk alsın?

büyük ihtimalle apple değiştirir ama zaten sıfırıyla. yalnız apple faturaya bakar da 3. nesil mi verir ürüne bakar da elinde varsa 2. nesil mi verir onu bilmem. vatanla konuşun...

3. nesil 8gb lar aslında 8gb değil sorun bununla ilgili vatanda apple da bi şey yapmaz bununla ilgili. bununla ilgili arama yaparsanız ilgili bir sürü yazı bulursunuz.

erich dedikleri aynen dogru. ayrıca sadece vatan değil bütün herkes 3. nesil 8gb ları böyle sattı. amazon, bilkom vs.

abi benim bildiğim telefonla aranıyor onlar. duyurudan olmaz.

kimse bu işe atlamaz arkadaşım bence :)

''yakıt parasını versem beni çamlıcadan havaalanına götürüp getirecek bir delikanlıya bi karton marlboro filan demen lazım ;)


Edit;bu şekilde yaklaşırsanız yardımcı olmak isteyen bile başı belaya girecek diye uzak durur

korsan taksi dediğiniz şeyler yasa dışı değil? şöförlü araç kiralama diye kılıfına uydurulmuş şeyler onlar. hiç de dert olmaz.

sony bayilerine sormanız lazım, temiz iş istiyorsanız.
bunun dışında doğubank'ta ve yazıcıoğlu'nda bu işi yapan onlarca dükkan var. güvenmiyorum ben pek ama sonuçta yapabiliyorlar.

www.atikelektronik.com

€tek gitmen gereken yer burası
www.khalkedonelektronik.com

eğer içinde grafik (tasarım) işi dahilse sunumlarda slayt başına 25 lira gibi ücret alıyordum ben. belki fikir verebilir.

slayt başına 25 uygun bir ücret evet. fazlası abartı olur 1 kere yatırsalar bile bidahakine office öğrenir senin prof. bidaha çağırmaz seni :)

aksaray/yusufpaşa kardeşler elektronik'te 99tl'ye satılıyor.

www.kegames.net

doğubank prenses store'de de 99 tl.

www.prensesstore.net

acaba fis falan almazsam kdv siz haliyle alabilir miyim 83'e onu.
pfff..

80e 85e kotarmak istiyorum su isi peşin

oyun değiş tokuşuyla prenses ten indirim alırsın. web sitelerinde liste var bi bak abi istersen...

bir oyun verip üstüne farkını verebliyosun sanırım. belki öyle daha ucuza gelir.

5 oyunumu da sattim. o yuzden takaslik oyunum kalmadi.

gittigidiyor'da kargo hariç 83'e satıyorlar ama istemiyorum diyorsun. oysa biraz sabretsen bugün kargoya verecekler, yarın öğlen elinde olacak. böyle zorlamaları sevmiyorsunuz ama söylemeden edemedim. :)

gittigidiyor hesabim yok, kullanmadim da hic.
kiz arkadasiminkini mi kullansam. ama kapidan pesin odeme yapabiliyor muyuz?
ve link vermeniz de mumkun mu?

ben de bakiyim gerci link isteyene kadar.

sahibinden.com'da 80-85e satan olsa direk alcaktim, o da 95ten basliyo en ucuz.

zavvi.com 75tl gibi bir fiyata geliyor, siparişi ver bir hafta sonra elinde.

arama.gittigidiyor.com

burada bir dünya satan var. benim bildiğim kapıda ödeme yapılmıyor. kredi/banka kartıyla ödüyorsun. para gittigidiyor'un havuzuna aktarılıyor. eleman sana oyunu gönderiyor. bakıyorsun sorun yoksa onaylıyorsun para elemana aktarılıyor.

dogubank'tan 85'e aldim. tesekkurler herkese.

genelde 100 veya 90 diyo dukkanlar.

gittigidiyordan aldım ben 83 liraya. kargoya verildiği şube doğubank şubesi. demek ki oralarda birileri satıyor.

gittigidiyor satıcıdan %10 komisyon alıyor yani benim ödediğim paranın 8 lirası gittigidiyora 75 lirası da satan abinin cebine giriyor.

demek ki doğubankta bir yere gidip bu açıklamayla 75 liraya alınabilir. "vermiyorum" diyeceklerdir. siz de "almıyorum" deyin... vereceklerdir...

Daha önce yazmıştınız, o zaman da dediğim gibi, acemilik eğitiminizi gördüğünüz bölüğün bölük astsubayı nasıl öğreneceğinizi bilir. Hatta aranız iyiyse eski dosyalardan bulabilir bile.

Şimdi benimkini aramaya üşendim, terhis belgenizde yazmıyor mu? Bir ümit... :)

adam şehit oldu yahu

Allah rahmet eylesin. O zaman rahmetlinin askerlik şubesindeki dosyasına bakın, orada vardır bir belgenin üzerinde.

terhis belgesinde yazmıyor. askerlik şubesindeki dosyada da yazmıyor. bir zahmet terhis belgenize baksanız. 9 haneli olacak. ip numarasına benzemesi gerek.

Akşam akşam bayağı spor yaptım ama olsun :)

Benim terhis belgesinde yazıyor. Üst tarafta, ismin filan yazılı olduğu yerlerde.

teşekkür ederim ama bizimkisinde yazmıyor. artık bakacağız bir çaresine.

uygulama.sgk.gov.tr adresinde tc kimlik no ve aşağıda çıkan kodu girerek görebiliyorsunuz, benimkini gördüm şimdi.

Sayfa sizde açılmazsa TC kimlik no.sunu bana gönderin, bakayım.

ben de bir ek soru sorayım. bu hizmet süesini nasıl ssk ya ekleticez? öyle bişey vardı hatırladığım kadarıyla...

buraya gelecek cevapları bende takip ediyor olacağım.

şu ilana bakınız (özellikle 5-C ve 11) :

www.pgm.adalet.gov.tr

sınav ihtiyaca göre yapılıyor, her yıl olacak diye bir kural yok.

işletme fakültesi ve benzer fakülteler de girebiliyor. Ancak Hukuk dışındakilere %20 kota var. bilginiz vardır sanırım.

Sınava girmek için lisans mezunu olmak yeterli

Her sene yapılmıyor. İhtiyaca göre açılıyor

@ doink: hayır lisans mezunu olmak yeterli değil. hukuk derslerini hiç almayan fakültelerden mezun olanlar koşula uymuyor tabii. iktisat, maliye, siyasi ve idari bilimler uygun sadece. bir mühendisin bu sınavla ne alakası olabilir ki? yahut tıp, biyoloji, fizik, kimya mezununun?

Bu sınavlara girmek için doktora yüksek lisans yapmak gerekiyor mu sorusuna lisans mezunu olmak yeterli cevabını vermiştim.

evet kota var hukuk fakültesi dışındaki bölümlere.
en son 2008de yapıldı. 2008de toplam alım 50 idi. yani iibf ve sbf mezunlarından 10 kişi alındı. bu sene de aynı durum söz konusu.

fazka araştırmana gerek yok hocam çünkü girebilsen bile %99 mülakatta elerler. milletvekili yakını falan olman lazım anca...

ekşiduyuruda olmasaa halimiz yaman. çok saolun yorumlarınız için..

çıktı mı bilmiyorum da geçen sene 340dı bu sene de 350 falan olur heralde.

sarılar için bölümlere isim yazdırılmaya başlandı. öbürünü her zaman alabiliyosunuz

ne salak saçma iştir bu... 350 lira mı veriyor insanlar sticker alıp yapıştırıcam arabaya diye?

o sticker üzerinde odtü yazan süs sticker'larından değil sonuçta :) okula arabayla girmek isteyen herkes mecburen o parayı veriyor.

mordorlu harbiden he. benim plakaya afilli dursun diye tüvtürk'ten bi çıkartma aldım, görsen iki cm çapında ama 150'ye patladı. başımıza ne geliyorsa hep bu kokonalık sevdasından :/

Sarı 375, kahverengi 230, mezun da 240 Lira sanırım...

karikatürü değil de replikleri bulabildim:

- abi zaten yakında normal telefon kalkıcak... herkes bu ayfonlardan kullanıcak... ev bilgisayarları da kalkıcak, televizyonlar da, her şeyi bunla yapabilicez... zaten sonra bu da kalkıcak... beynimizde çiple girebilicez internete!..
- peki bütün bunlar olurken, bu hiç tasarımını, özelliğini değiştirmeden biz insanlarla beraber olacak mı?..
- evet, hep olucak.
- ben buna ayfondan daha çok saygı duyarım arkadaş!

hahah. süpermiş.

kendi yazilimlari yapmaya basladigindan beri bu tur updateler cok zahmetsiz ve risksiz oldu.

sayet onemli bir update ise (kartin sayfasinda aciklamalari mevcuttur) yapmaniz size mutlaka bir seyler kazandiracaktir. sayet cok da onemli degilse yapmaniza gerek yok.

windows uzerinden yapmani tavsiye etmem, zaten program sana disket, cd gibi secenekler sunacaktir. ben 1 mb'lik bios dosyasini yonergeleri izleyerek 4,7gblik dvd'ye cekip o dvdyle bilgisayari boot ederek yapmistim update'i. en temizi.

yanlış bilgi... en temizi windows üzerinden updatedir. update esnasında sıçış olursa ki çoook düşük ihtimal windows programının rescue modu oluyor ama dosdaysan sıçıyorsun.

güncellemeden önce deli gibi çalışan fanlar kuzu olmuştu benim masaüstünde. yap sende donanımada yararı oluyor.

yanlis bilgi. hemen hemen her anakartin bios icin crisis recovery modu vardir, sakata gelsen bile bir usb floppy ile bios'unu kurtarma sansin vardir. windows'ta olmadik hata alma sansin cok daha fazladir, virus programindan tut explorerina kadar her turlu program windows ortamindaki bios update tool'uyla cakisma kitlenme vesaire yaratabilir. her yerden arastirilabilir windows uzerinden bios update TAVSIYE EDILMEZ.

yanlis bilgi. bios update tool tüm processleri durdurur update sırasında. bune yetkilidir... anakart üreticilerinin kendi sayfalarında "işletim sisteminiz açılır durumdaysa windows üzerinden update yapın" yazar. bunu anlamamak için çocuk olmak lazım. şöyle ki herhangi bir laptop üreticisinin sayfasına girip de bios update indirmek istediğinizde doğrudan windows olanını verir siz. ne tarif eder dosu nede verir. içinden çıkartıp bios dosyasını bir de utility indirip falan kendiniz yaparsınız dostan yapacam drseniz.


eski kafalı olmayı bırakmak lazım artık. ne dosu ya.

bootable cd'ye cekecegin bios dosyasi, bios update'i dos uzerinden yapmaz. komutlari hazirlanmis, bellekte calisan basit bir linux surumu ile isi halleder. calisan komutlara bakildiginda bu rahatca gorulebilir. no dos.

internet en genis bilgi kaynagidir.

boşu boşuna tartışıyorsunuz.

toshiba laptop'ların bir programı var tempro diye. güncelleme neyin çıkınca uyarıyor şu güncelleme mevcut diye. tıklıyon, ilgili güncellemenin sayfasına gidiyo. oradan indiriyorsun. çalıştırınca zaten exe doayası, hop diye çalışıp işini halledip restart atıyor. yani işin kısacası, o inen şeyi bootable cd yapıp oradan bilgisayar açınca olur mu onu bile bilmiyorum. çalışır mı, çalışmaz mı. adamlar, koca koca mühendisler oturmuş bu işi otomatik yapan sistem kurmuş, tek tıklamayla işi hallediyor, siz hala mercedes arabadaki parçayı söküp "bunu gereksiz koymuşlar abi" diyen tamirci kalfası gibi bootable cd diyorsunuz, dos diyorsunuz.

ben sadee yapmasam ne olur diye soruyorum. yapma şeklini değil. yapma şekli bootable cd falan yapıp oradan bla bla ederek yapmam zaten, iyice sakata getirir beni. adam otomatiğini yapmış işte. niye cd'den falan yapayım?

img834.imageshack.us

benim bios update yaparkenki alternatiflerim. toshiba forumlarini arastirdim, cd yontemi siddetle tavsiye ediliyor. laptopun modeli qosmio x505-q880'dir.
madem tartismayi bu duzeye indirdik, soyle soyleyeyim "toshibanin muhendisleri gerizekali mi ki cd'yle update secenegi koyuyorlar. forumlarindaki yoneticiler gerizekali mi ki cd yontemini tavsiye ediyorlar. koskoca muhendis bunlar. laptop da en yeni modelinden, artik cdnin dos'un tarihe karismis olmasi lazim." (bu arada ustte belirttigimi tekrarlayayim, cd yontemi update'i dos uzerinden yapmiyor, cdyle calisan unix-like bir sistem.)

edit: show instructions only dedikten sonra cikan ekrandan bir alinti:
img215.imageshack.us
evet, kirmiziyla oralari cizen benim. iyy, disket mi, hem de bu devirde? igrenc insanlar bunlar. asin bunlari artik. hatta windows kismi hakkinda daha detayli bilgi:
img834.imageshack.us

ligtv 16:9 yayına geçti onla alakalı bişi olmasın?

teşekkür ederim, tvnin görüntü ayarlarını değiştirince düzeldi.

hocam 5 günlüğüne gitsen tavsiye topla da 5 ay diyorsun zaten 5 ayda neresine gitmek lazım, ne yemek, ne içmek, ne yapmak lazım.. bavulu neyle doldurmak lazım hepsini öğrenirsin takma kafana.

(bkz: polonya)

Ben de varşova'ya gidiyorum ama daha kısa süreliğine, wikipedia falan araştırdım ama tavsiyesi olacak varsa dinlerim :)

(bkz: varşova)

www.300mbunited.com

sharebus'a laf yok canım. ben daha logumsu böyle aramasız taramasız görüntüleyim istedim sadece.
---------
hocam bu 300mbunited nası bi yer ya? 720p diyor 500 mb diyor filmlere?

nazareth - love hurts
krokus - screaming in the night
night ranger - good bye
cinderella - dont know...till its gone

hepisi harndheavy formundadır.

anathema-one last goodbye

albinoni'nin adagiou'su da işini görür bence.

guns n roses - don't cry her zamn fena etmiştir beni.

fizy.com

elfen lied - lilium

bir dene,

zaten şarkıda maharet yok olay sende,

mason mraz - lucky ile bile ağlayıp zırladığımı bilirim.

sopor aeternus - may i kiss your wound ve no one is there

hungur hungurunu bilmem de
aerosmith - i dont wanna miss a thing
rolling stones - angie
eric clapton - tears in heaven
uzer.

farid farjad ın her hangi bi şarkısı
kesinlikle dinle

Pan'ın labirenti film müzikleri

Goran Bregovic - Ederlezi

noir desir - des armes
ben harper - alone

usb ye at ordan boot ettir olacak.

sıfırdan mı kuracak yoksa yükseltme mi yapacak? yükseltme olursa iyi olur zira.

orjinallerinde soruyor sanırım sıfırdanmı kurayım yoksa yükselteyimmi diye, çakmalarda sıfırdan kuruyor. sen yinede yedek al.

netbooka ultimate kurulur mu yau. naptın hocam. alet çatlar ortadan ikiye. w7 starter bile fazla. xp home edition kuracan ona.

deyil

böceklerde sinir sistemi var.

yani insan hayvan gibi acı çekiyolar?

belki içgüdüsel bir şeydir? parmak gördünmü kaç ya da kendinden büyük ve hareket eden bir şey gördün mü kaç gib? olamaz mı?

Bir kere sinir sistemi başka acı/duyu reseptörü başka şey ona göre tekrar araştır. Sinir sistemi olmadan kaslarına nasıl hari hareket et diyecek dimi ama.

of tamam soruyu değiştiriyorum. böcükler (pipim kadar ya da kafam kadar farketmez) acı duyuyolar mı?

(bkz: acı yok rocky )

son soruya evet.

>yani insan hayvan gibi acı çekiyolar?

böcek de bi hayvan zaten

rahat olun ya küçükken çok yemişizdir.
incirlerde çok olurdu. eve yakın bi acil gibi bir şey varsa sorun sadece. ben bi tedavi gerektireceğini düşünmüyorum.

hiçbir şey olmaz. meyve kurdu ile bağırsak kurtları farklı şeyler.

tırsma bişi olmaz..
çok tırsıyorsan ilerde bağırsak kurdu şurubu alırsın dökülüyor o arkadaşlar
ayy ben de hatırladım çocukken dökülürdü bunlar
meyveyi vs iyice yıka bi de kabuklarındaki parazitlerden gelir o arkadaşlar daha ziyade içinde büyür dünyaya gözünü içinde açar onlar
tırsma rahat ol

yanlis biliyor olabilirim ama bagirsak kurtlarindan farkli bu meyvelerden gelen kurtlar ve zaten mideden, o kadar asitten gecip bagirsaga ulasamazlar bence.

bi defasinda biz de elektrikler kesikken kiraz yiyorduk, tadi cok guzeldi, baya yedik, elektrikler geldi bi baktik hepsi kurtluymus. keske elektrikler gelmeseydi.

korkmayın o kurtlar midenizdeki o asidik ortamda çoktan hakkın rahmetine kavuşmuştur..

übersonik bir öneriyle yarışmaya papua yeni gineden katılmak istiyorum
kola iç , asitte yansın , erisin:)

o kurtlarin yasam ortami incir... gerek kendileri, gerek yumurtalari vucudunuzda yasayamaz... sakin stres yapmayin. ilac falan da icmeyin... problem yok.

(bkz: protein)

bildiğim kadarıyla meyve kurdu midenize gittiği gibi mide asitiyle mefta oluyor zaten. bağırsak kurdu apayrı birşey.

tanırlar ulan yuh artık

tanımazlarsa peruk takarsın

valla tanıyolar. geceyi karakolda sabaha bağlayınca öğrendim. teşekkürler.

Ayakkabı getirtmedim hiç ama bazı satıcıların ürün fiyatını az gösterip, kargo fiyatını normalden yüksek tutup, oradan kar ettiklerini biliyorum.

DHL ile ücreti ortalama 30 euro oluyor, fakat postane ile gönder derseniz çok çok altında bir fiyat alabilirsiniz, ama daha uzun sürer ve kaybolma riski daha yüksek.

ayakkabıyla beraber kendi de mi geliyomuş uçakla?

dhl ile normal bence. garanti gelir kapında olur ama fiyatları böyledir. insured diyor hem kaybolursa falan paket dhl den alabilir parasını. öteki türlü sana göndercek sen almadım diyeceksin dispute açacaksın falan ben de olsam uğraşmam.

dhl ile normal olabilir bence de ama usps dışında bir şey kullanmaya hiç gerek yok bence.
almadan önce yazmıyor muydu peki shipping information?

@chavezding

böyle bazı uyanıklar yazmıyor işte :)

bir de almanya, usps filan?

dhl ile ayakkabı gönderecekse az bile 35 euro, dhl ücretleri iyice sapıttı çünkü. sürekli kullanan biri olarak söyleyebilirim bunu. tabii ki dhl yerine normal posta her zaman için tercih sebebi olmalı kişisel alışverişlerde.

www.dailymotion.com

bu tarz örnek videolar işine gelirse www.filmyurdu.com bunu al. evde ezberlersin kıza anlatırsın sonra ahuahua. hem sana da alıştırma olur. daha ne?

not: ulan örnek videodaki çizim de çok manalı. kıza direk küvet çizme ha. masa sandalyeden başla.

3gs in 8 i yok.

3g nin 8 i var
3gs in 16 ve 32 si var.

3g ve 3gs in farkı ise işlemcileri.
3gs video da çekebiliyor, işlemcisi daha hızlı.

zaten S = speed den geliyor.

fark yoktur. 8 gb yeterlidir.

3gs'in 8 gb ı vardır bu arada. ilk çıktığında 16 ve 32 olarak çıktı ama iphone 4 çıktıktan sonra 3gs 8 gb da çıktı. yalnız dikkat edin 3g 8 gb'ı 3gs 8 gb diye kaptırmasınlar. 3g ile 3gs arasında dağlar kadar fark var. ios4 birinde (3gs) yağ gibi çalışıyor öbüründe komaya sokuyor mesela yavaşlıktan.

İkisinide denemiş biri olarak, eğer aktif olarak kullanacaksan,
İşte sürekli yeni uygulama vs. internetle haşır neşir isen 3GS çok daha hızlı.

Ama sadece telefon ve küçük internet işleri diyorsan çok da fark yok.

3gsde de 8 var artık.

bilgisayarda daha önceden manuel IP girilmiştir. Otomatik olarak ayarlayın. (TCP/IP)

ya da aynı tip (default gateway mi deniyor ne deniyorsa adını bilmiyorum) manuel ip almasını sağlayın.

yani sizin modemin adresi 192.168.2.1'dir. eleman da bilgisayarına 192.168.1.x şeklinde manuel ip vermiştir. girsin ağ ayarlarından 192.168.2.x şeklinde manuel ip versin kendine.

veya tam tersi de geçerli.

manuel ip girilmemiş ama manuel ip girerek denedik, o da olmadı.

bazı ethernet kartları gelişmiş şifrelemeleri çözemiyor bazı modmlerde. ölme eşşeğim ölme rastlantısı olmuş olabilir. şifreleme sisteminizi değiştirin geçici olarak. WEP yapın. wep'e her türlü girer.

Windows Vista dürzüsü WPA2 ile şifrelenmiş ağlara giremiyor bazen. Modemin arayüzünden kablosuz ağ güvenliğini WPA yapıp da dene; olmadı WEP yap. Yalnız WEP pek güvenli değildir benden söylemesi...

ssid gizleme denilen bir yöntem mevcut.

SANIYORUM ağ isminizi değiştiriyorsunuz. ağa giriş yapıyorsunuz(başkaları yokken), windows bu ağı kaydediyor(önemli aşama), sonra ssid yani ağın görünürlüğünü kaldırıyorsunuz. sadece kayıt etmiş bilgisayarlar ezbere ulaşıyor ağa. diğerleri ortada ağ göremedikleri için giremiyorlar. kapattınız diye düşünüyorlar.

hiç uygulamadım. ssid gizleme seçeneği modemin arayüzünden erişilebilir. uygulama videolarını dökümanlarını ise googledan "how to hide ssid" veya "ssid gizleme" araması ile ulaşabilirsiniz.

başlığı haberdar edin, sorun olursa yardımcı olmaya çalışalım


not: wireless gücünü azaltmadan kullanma seçeneğiydi bu. tabi ki modem arayüzünden gücü azaltma seçeneğiniz var.

modem arayüzünden istemcilerin trafiğini sınırlayabiliyor olmanız gibi bir ihtimal mevcut. görmedim duymadım ama bence olması lazım.

modemi kutu içine alın. en temizi gidip ayağınızı denk alın diye konuşmak. evde babam bile bağlanıp sömürse acımam, mac filtresi koyarım ya da wirelessı kapatırım.

sanırım en temizi wireless ı kapatmak gelincede bilmiyorum abi bağlantı yavaş der sallarım artık

modem arayüzünde iletim gücü diye bi dalga vardı %20 ye çektim onu, sanırım hallolmuştur

@kimlanbu, hocam ne kutusu ben cirkin gorunmesin diye aliyorum kutuya. ayni gucte cekiyo.

bunun yöntemi çok basit. yumulduklarında hemen girip wireless şifresinin sonuna 1 karakter daha ekle. kendin mis gibi gir. bağlantı adı aynı olduğundan elemanların pc aarayacak tarayacak sorun var diyecek falan. kapını çaldıklarında da bilmiyorum ama birimiz çok yoğun download falan yapıyo, ben değilim; bu modemler böyle. 2-3 pc ortak kullanırken biri yumulunca sapıtıyor de. 1 yapar 2 yapar 3.de efendi gibi kullanmaya başlar. hiç kimse yumulayım da balantım giderse gitsin kapıyı çalar söylerim falan demez. bu durumu da kapına gelince hemen düzeltme. 30 dk sonra düzelt. internetsiz kalsın hafif. bak bidaha yapıyo mu

ykmde bazı modellerde %50 indirim vardı geçenlerde aklınızda bulunsun belki hala kalmış olabilir..

Metro Grosmarket.70 lira şu aralar.Tabi metro kartın varsa?

Gerçek converse'e inanın hiç gerek yok. Sahte converseler orjinalinden daha sağlam olabiliyor. Bana öyle denk gelmişti. Kadıköyde aynılarını 35-40 TL'ye bulabilirsin. Marka takıntınız var ise, sahte olduğunu fark ettirmiyor bile.

herşeyin orjinali. asla şaşma!

ya ben de çok seviyorum ama şu conversenin orijinalinin fiyatını bir türlü anlamış değilim.

adidas nike vb. spor ayakkabı pahalıdır. süngeri derisi osu busu.

ulan bu converse altta bi kauçuk üstü bez. 100 tl. ondna sonra taklitleri neden çok satıyor. adam çakmasını yapıyor 40 liraya aynı kauçuk aynı bez daha dandik olamaz çünkü zaten kaliteli oalbilecek bişi yok ortada.

bu converse zamanında bir klasiğe dönüşürken ucuzmuş da. zengini fakiri alıp geçiriyomuş ayağına "özgürüm rahatım" tribiyle. şimdi concon ayakkabısı olma yolunda gidiyor güzelim converse fiyatından dolayı.

metro grosmarket +1

karadeniz mahhallesindeki converse fabrika satış mağazası

evli değilim, ama yakın zamanda abim evlendi, yengem gelinliğini şuan satıyor, gitti gidiyorda :D

saklıyorum.

ben satışa çıkardım gittigidiyordan.

urun.gittigidiyor.com

saklanmakta

evde yer tutmasın diye anneme verdim, onda duruyor. galiba temizletti sakladı.

bosanirken evde biraktim, o ne halt etti bilmem.

bunları işten çıkınca dile getirmen ve "yakacam olm sizi" moduna girmen hoş olmamış ama. madme yanlış baştan da söyleseydin. yine de yak sen tabi o ayrı, ama sen de pek bişey elde edemezsin bu durumda onu bil. onlar yanar da sana bi getirisi olmaz.

prosedürü pek bilmiyorum ama,
yaptıkları herhangi bir usülsüzlük senin işsizlik maaşına başvurmanı/almanı engelliyorsa sonuna kadar arkasından git derim ben.
sonuçta vergi vermek bir vatandaşlık görevi. gelir vergisi olsun, kdv olsun ve adını vermediğim bizden tahsil edilen bir ton vergi olsun, biz çatır çatır ödüyorken, böyle yalan dolanla vergi kaçıran adamları sırtımızda taşımak yerine her türlü ilgili makamlara bildirmek gereklidir diye düşnüyorum.

hukukçu arkadaşlar daha efektif yönlendirmeler yapacaktır.

önce bi sakinleş yeğen.
sen orada 50 eleman vardı diyorsun, 50 sini de yakacaksın bu durumda. ayrıca baba parası yiyen adam niye sabah 9.30 akşam 7.30 işe gelsin. bence hiç bulaşma zarar vericem derken sen de zarar görürsün.

baba parası derken, altında x5'ler olan adam değildi heralde. sadece eve katkı yapmayan ve tüm maaşı kendine harcayan kişilerden bahsediyordum.zarar görür müyüm ki? sonuçta 600 lira maaşlı iş bulmak çok zor değil.

neyse dönüp dolaşıp "zamanında niye söylemedin"e geliyor muhabbet.o konuda haklısınız. eleştrilere hak veriyorum ama o kadar. kafayı taktım bi kere. şikayet etsem eski arkadaşlarım aman aman mağdur olmayacak yada büyük aile dramları yaşanmayacak, onu bildiğim için ihbar edeceğim. en fazla o arkadaşların düzeni bozulacak.

ilk önce ssk primlerinizi bir inceleyin. eğer son 4 ay yatmışsa işsizlik maaşı alırsınız. bir yıl dolmadan işten çıkarma tazminatı verip vermemek patronun keyfine kalmış. 1 yıl geçince mecburi oluyor.
yol ve geçim indirimi konusunda hiç bir şey elde edemezsiniz. çünkü maaşınız bankadan geçmiyorsa zaten çalışan olarak gözükmezsiniz ve doğal olarak geçim indirimi filan da almazsınız.
vergi de sizi aşar. sadece maliyeye ihbar edersiniz değerlendirme sonucuna göre gerekli görürlerse müfettiş gönderirler. ama korsan yazılım konusunda cidden çok ağır bir fatura çıkartırsınız. ama onunda şöyle bir geri dönüşü var. bir daha o sektörde iş bulmanız neredeyse imkansız hale gelir. çünkü bsa baskınından sonra şirket yetkililerinin aklına intikam almak isteyen bir eleman olarak gelirsiniz ki, bu da o şirketin faaliyet gösterdiği her alanda sizin kötü siciliniz olarak kalır.

Eski şirketine dava açmış biri olarak: dava açabilmek için en az bir yıl sigortalı olarak çalışmış olmak gerek. Avukatım öyle dedi. Ben o şartı sağladığımdan açtım davayı, alacaklarımı tahsil etmeye çalışacağız. En fazla alacağım şey kendi alacağım, fazlası yok.

Senin için biraz bekleyip, sonra da yazılım korsanlığını ihbar etmeni öneririm. Firmaya çok pis girer. Biraz bekle diyorum çünkü ihbarı yapanın sen olduğunu anlamasınlar. Davadan sonuç alamazsın. Alsan da aylar yıllar sürer, firmaya koymaz.

Diğer çalışanlara dokunması ihtimali de senin vicdanına kalmış. İşten çıkarılanlar olabilir, hatta firma tamamen kapanabilir. Suçlu sen değilsin ama suçlanan sen olacaksın.

www.kocalihukuk.com

bu hukuk bürosu türkiye'de yetkili. microsoft ve bsa ikisine de bunlar bakıyor. hiç kimseye çaktırmayın, direk telefonla arayıp ihbarınızı yapın.

ardından yine bu hukuk bürosuna mail atın ([email protected]) attığınız mailin bilgi (cc) kısmına microsoft türkiye ve bsa.org.tr nin mail adreslerini yazın.

mail içeriğinde şirketin ne zamandan bu yana çalıştığını ve buraya da yazdığınız korsan program ve işletim sistemlerini yazın. ürünlerin korsan olduğunu kesinlikle belirtin.

tahmini 1 ay içinde basarlar. aldırırlar o lisansları tek tek.

Korsan yazılımı ihbar edin etmesine ama korsan yazılımdan ceza alacaklarını falan düşünmeyin. Hele ki 50 bilgisayar varmış, 50 tane potansiyel lisans demek mu. Yazılım firmalarıyla anlaşıp kullandıkları programlarım lisanslarını alırlar ve olay kapanır. Sadece lisans aldırmış olursunuz.

cep telefonundan 170'i ara. dediğin gibi bir durum varsa sgk öyle yüksek ceza keser ki, işletme kapanmaya gider.

hangi gsm'den geçeceğinizi yazmamışsınız ama hatırladığım kadarıyla 3gs paketleri vodafone'da turkcell'e göre daha avantajlıydı.
4 ile birlikte 3gs ucuzlayabilir haliyle ama neden 4 düşünmüyorsunuz onu anlamaıdım?

4 veren bir kampanya var mı?

bunun yanında uzun uzun yazmak istemedim, bundan yararlanacak kişi babam :) 4 olmuş 3 olmuş çok farketmeyecektir, bu da işin diğer boyutu.

burada bir arkadaş vardı amerikadan gelecekmiş yakında iphone falan filan.

şimdi iphone 4 yurtdışından gelirse 1600 lira
vodafoneda aylık sınırsız internet 8 lira
aylık 35 lirayada cep avantaj kampanyası var

bu hesapla aylık 109 lira ödemiş oluyorsun 24 ay kullansan. ki bu cepavantaj paketini de kullanmak zorunda değilsin. bu operatörü de kullanmak zorunda değilsin. sana kalmış.

vodafondan alırsan aylık 99 lira + 3gs için 350 lira peşin ödüyorsun...

aylık 129 lira ödemiş oluyorsun.
24 ay çıkamazsın.
ve 3gs alıyorsun iphone 4 değil.


şimdi hesapla hangisi avantajlı? :)) iphone 4 kampanyası yaparlar mı demişsin. yapsalar bile 3gs kampanyasının fiyatlarına bak işte. ona göre hesap et yine.

yurtdışından cihazını alıp efendi gibi. burada da en işine gelen paketi kullanmak her zaman en karlı iştir. kimse kimseye havadan veya ucuza iphone falan vermez hocam.

haa diceksin ki şimdi ama o garantili cihaz iphone 4 garantisiz olacak. sen bilirsin o zaman daha pahalıuya iphone 3gs al :)

çok mantıklı komşu ziya :) direk eliyorum kampanyayı o zaman :D

www.bosch-home.com

2200 W iyidir.

www.hepsiburada.com

torbalı alma dayı. torbasız al

torbasızları temizlemek acaip zor. her tarafın toz oluyo sonra kendini de temizlemek için yarım saat harcıyosun . en iisi torbalı. rowenta silence force süper. 2200 watt. adından da anlaşılacağı gibi çok sessiz de.

torbalı al. beko kangaroo almıştım ben. 2 yıldır kullanıyoruz. 2000w. torbası bitti gittik aldık servisinden. beko-arçelik servisleri her semtte üçer tane olduğu için sorun olmuyor.

www.kolayesyam.com

sıkı bir elenkrikli süpüge kullanıcısı olarak diyorm ki, kesnlikle torbalı alın. torbasızı boşaltmya çalışmak ölüm...

60 liralik sinbolardan da alma. ya da "ufacik motordan ne kadar gurultu cikabilir ki allahaskina" tadinda bi merakin varsa al.

aldım, memnuniyetle kullanılıyor. 2300w, süper çekiş.

www.arcelikten.com

bosch

çok açık ve net söylüyorum, servisi ne kadar bol olursa olsun elektrik süpürgesi olarak arçelik ve beko'dan uzak durun. bu amcaların yapmayı beceremediği tasarım özürlü, adamı delirten tek şey varsa o da elektrik süpürgesidir. hortmu dönmez, tekerleği takılır, kabloyu sarmaz.

abiler anlamadım ya bende philipsin torbasızı var. bir haznesi var böyle kova gibi. arada kapağını açıyorum tutma yeri var tutup çıkarıyorsun kovamsı hazneyi. götürüp çöp konteynırına döküyorsun. ne toz var ne pislik.

demekki torbasızlar cins cins..

ben sana 49 lira vereyim vazgeç bundan şort mayo giy.

yok yok bildigin gibi değil dalış elbisesinin içine giyecem yoksa akıllara ziyan zaten

ykm'de kom'un var bu modelden mayoları. 29 tl ye almıştım ben.

şu an markafonide arena'nın modelleri indirimli olarak satılıyor ordanda bakabilirsin.

ölü taklidi yapıp yavaşça uzaklaşıyoruz

frederich remote.

ray manzarek yaşıyorsa hala o aya birkaç kere daha çıkılacak.

aha kafa dengi buldum.

kesinlikle sabitlenmesi gerekiyor; admin(ler)den ricamız... :D

şişede durduğu gibi durmuyor işte :)

adam sandalyeden düşerken kafasını masaya vurmuş beyler.

kıvama gelmiş bu.

mail gönderin bence HB ya.
sanırım iade etmezler ama alışveriş çeki verirler

sikayetvar.com adresinden de olayı anlattım ama yayınlanması zaman alabilir.

müşteri hizmetlerine gereken durumu anlatan bir şikayet mesajı yolladım. müşteri hizmetlerine ulaşabileceğim bir mail adresi ya da bir telefon var mı?

sadece www.hepsiburada.com sayfası üzerinden ulaşılabiliyor diye biliyorum.

www.hepsiburada.com telefon numaraları var, zor açılıyor filan ama ulaşmak mükün.

hayır ne o farkı werirler ne de geri aldıklarında 100 tl fazlasına sayarlar. şu an o fiyatsa o fiyattan da geri alırlar

uzaktan satışlarda üründe bir sorun olmasa bile 7 gün içinde iade hakkın var sebepsiz. içine yaz bir not. beğenmedim bilmemne diye faturasını da koy yolla geri hepsiburada.com a. iaden gerçekleşince de bidaha al. 100 liranı hediye çeki olarak falan vereceklerini sanmıyorum. ama almışınız bik bik bik diyeceklerdir.

beklenen tat bir davranış gerçekleşti. hepsiburada.com müşteri hizmetleri çok sallamadı olayı ama FriendFeed'den yazdım anında 100TL çek verildi ben de hemen kullandım başka yolu yoktu. İhtiyacı olan birini vererek nakite çevirmek en mantıklısı oldu sanırım.

Teşekkürler cevap için, sanırım en sağlam çözüm sosyal medyada reklam etmek utançlarından olayı incelemeden hediye çeki gönderdiler zira 95TL aradaki fark =)

alamazsın.limitin 1000 lira ve üstü olması gerekli.taksit tutarı önemli değil.

mail order kullandırmaya ikna edersen alırsın.

alamazsın. çok denedim. vermiyorlar.

alacağın ürünün toplam bedeli doğrudan kredi kartı limitinden düşer. taksitlndirme sadece ödeme kolaylığı sğalar. 10bin liralık bir şeyi 100 liralık 100 taksitle alabilirsin ama 10bin lira limitin olmak zorundadır.

800 pesin odersin. kalanini anca taksitle verirsin.

taksitle değil ama
solo una kaplumba'nın söylediği gibi her ay mail order yaparlarsa alırsın. o zaman da onların çekim tarihinde senin borcu ödemiş 200 tl'lik limit açmış olman lazım.

Sorun yok.

biri mikrofon.

hangi şehirdesin? sporla ya da kültürel aktivitelerle aran nasıl?

git tuttuğun takımın kombinesini al sürekli ve sabit bir çevre ile sağlam arkadaşlıklar edinebilirsin yok o yaramaz dersen tiyatro miyatro kurslarına git. 1-2 kerelik 1-2 saatlik görüşmelerle zor kalıcı arkadaş edinirsin ama sürekli bi ortama tkaılırsan iyice tanışıp samimi olup sıkı dostluklar kurabilirsin belki.

kendeine yeni bir ilgi alanı bul mesela spor amaçlı ya da hobi konularında olabilir ama her hafta toplananlardan olsun. onlarla beraber takıl. mesela dağcılık ya da bir bisiklet grubu ya da fotoğrafçılık olabilir.

benzer vaziyeti ben de yaşadım. lisede iyi kötü bi çevre vardı. sonra şehir dışında okuyup geri dönünce baktım kimse yok. Olanlar da benden gitmiş, ben de onlardan. internet camialarına verdim kendimi ondan sonra. Gerisi geldi işte.

dil kursuna falan git. istemeden de olsa konuşuyorsun ordakilerle.

mesela bir müzik kursuna gidebilirsin. hem istediğin bir müzik aletini çalmayı öğrenirsin, hem de oradakilerle güzel bir dostluk geliştirirsin. tek taşla iki kuş hesabı. ;)

Ben de çok farklı durumda değilim. Toplu yapılan aktiviteler en mantıklısı, ama bu bir ilgi alanı grubuysa daha deneyimlilerin yanında ezik kalma gibi çekincelerin olabilir, benim var mesela, o yüzden kurs daha iyi bir seçenek gibi. Bu da para gerektiriyor tabii, hem kurs hem de ilgili materyaller için. Nispeten ufak ve düzenli olarak gerçek hayatta görüşen bir internet topluluğunu da deneyebilirsin.

Çalışmıyor musunuz? Genelde okul bittikten sonra iş arkadaşları falan hani...

zorla edindiğin arkadaşlarındansa böyle kalmayı tercih ederdim ben. bırak asosyal ol ya nedir yani. nasıl mutluysan öyle yaşa başkalarının sana yapıştırdığı etiklere bağlı kalma. artı yönleri de var bu durumun (bkz: #19866459). belki de tecavüz kaçınılmaz ve ben zevk almaya çalışıyorum ama benim için durum böyle.

telefonunu ver arayalım düzenli olarak aşkolsun.

6 sene az buz degil hacı. enkaz yığını sayılırsın..ne kadar sosyal ortamlara aksan de ilk adımı atan sen olmadıkça (ki o 6 yıldan sonra sıcakkanlı veya atak olman imkansız) şöyle yapabilirsin.ortam piçi bir eleman bulursun.onun sosyal yönünü sömürerek girdiği ortamlarda kendine de yer edinirsin...yada benim gibi sokarım sosyalliğine deyip anacığınla bi başına kalıp kendini dizilere, kitaplara, filmlere vurursun.

bu gibi durumlarda en tehlikeli şeylerden biri dışarıya bakıp vay. ak herkesin dostu var ben ne haldeyim şeklinde sitem etmektir.yapma hayrettin! onun yerine olaya şöyle bak..ulan şu başlıkta da benim gibi bir sürü eleman varmış.kafaya takmiyim.olacağı varsa olar.

zorunlu arkadaş lazım sana. iş arkadaşı gibi. ne olursa olsun çalışmaya başla bence. önünde planladığım bir şey var uzun vadeli çalışamam diyorsan gir bir kafeye filan bir iki ay çalış. en azından sosyalleşme başlangıcı olur. çünkü önünü almazsan bu böyle sürer gider.

sürekli toplanan sosyal ortamlara girmen lazım
iş olabilir, dans, fotoğraf, kursu olabilir.. gezi, trekking muhabbetleri olabilir..

mutlaka bir konuya merakın vardır, sanal ortamda da olsa o konuda biraraya gelmiş insanların olduğu gruplara, kurslara gir filan..

zordur yalnızlık.. kurtul o durumdan...

allah allah kimse eski arkadaslara pas vermemis. onlari ara abicim? 6 yildir gorusmedikleri adami aniden aramalarini beklemiyorsun heralde, ilk adimi sen at bi ara gorusun, belki kaldiginiz yerden devam edersiniz. yas kucukken kurulmus arkadaslaklari yeniden bulmak gibisi yoktur; sen onu tanirsin, o seni tanir mis.

prontoyu tavsiye ederim dubrovnik için rehberleri iyidir. yani anlatımdı kültürdü o açıdan hepsi aynı zaten. kafa insanlar arkadaş gibi takılabilirsin. dubrovnik için en sağlamları pronto ve ets. çünkü rehberleri orada yaşayan yerel türklerden gençler falan. ama pronto etsye göre biraz daha iyi. bir gezinti sırasında ets rehberinin berduşlar gibi bankta uyukladığını görmüştüm ahuahu :) yazık lan.

otel de söyleyeyim. valamar otellerinden birini seç. 3 yıldız varsa 3 olsun 4 yıldız oteli de çok güzel ama neredeyse aynı yerlerdeler ve ikisi de temiz rahat konforludur. 5 yıldız rixos falan düşünmezsin zaten heralde.

Hayatımın en büyük kazıklarından birini aradaki arkadaşların da üstün çabalarıyla Bamtur'dan yemiştim. Başka bir tur bulmanızı şiddetle öneririm.

direkt kendin gitsen daha iyi edersin. kalacak yer de sorun olmaz.

akan yayını kaydetmek haricinde pek mümkün değil sanırım. bir ara bayağı uğraşmıştım.

www.wondershare.com

(bkz: internet download manager)

illa o parali tura katilacaksin diye bir sey yok sonucta bir cok insan da katilmiyor, kendin de gidip ayni yeri gorebilirsin, tur sirketinin yapmasinin tek olayi var rehber eslik ediyor ayarliyor gidis gelisi vs vs tabi onun da bedeli kendin yapacagin ek turdan daha maliyetli oluyor. atiyorum barcelona'ya gidip kendin andora'ya gidemeyecegine gore (veya zor olacaktir ayarlamak) tur sirketiyle gitmen mantikli ama gidip barcelona disinda tren ile gidebilecegin yere tur sirketinin ayarladigi ek tur ile gitmek gereksiz masraf olmus oluyor. bence mantigi bu..

yakın zamanda o dubrovnik turuna gitmiş ve gitmeden önce bu konuda hemen hemen aynı şeyleri düşünen fakat döndükten sonra fikir değiştiren bir kişi olarak:
1. 400 küsür euro'ya dahil olan şey: sezon ortasında 7 gece otel ve uçak masrafı. artı otele transfer falan. sadece bu kadarı bile istanbul'dan kalkıp güneyde bir yerlere gitmekten daha avantajlı denebilir. bana göre gayet iyi bir fiyat bu.
2. gezilen yerler yakın olsa da bu fiyata dahil edilebilecek türden turlar değil. örneğin bosna'ya gidiş 3-4 saat sürüyor. artı öğle yemeği, gezilen yerlerdeki giriş ücretleri falan da dahil genelde.
3. hal böyle olunca bu paraya uçak, otel ve turların dahil olması çok zor.
4. bu turları kendiniz de ayarlayabilirsiniz gittiğiniz yerde. en fazla 10-20 euro daha ucuza getirirsiniz. turun organizasyonu ile otelden alınıp otele bırakıldığınızı ve rehberlik avantajını da düşünüp ona göre karar verebilirsiniz.

önerim şudur: gideceğiniz yerdeki turları iyi araştırıp bazılarına katılın bazılarına katılmayın. örneğin dubrovnik'i ele alalım.

mostar (bosna hersek) ya da karadağ (montenegro) gibi komşu ülkelere kendi kendinize gitmeniz gerçekten de zor. imansız değil de tatil yani sonuçta bu o kadar uğraşmak gereksiz. o turlara ilginizi çekiyorsa 50 euro verip katılın mesela. ama elafiti (3 adalar) gibi turlar var mesela. otelden limana transfer gemiyle 3 adalar turu ve limandan otele geri transfer 50 euro. bu tur çok gerekli değil. neden derseniz. siz otelinizden limana otobüs ile 10 dk içinde 1 euro'ya gidip 1 euroya geri dönebilirsiniz. tek otobüs... limandan da elafiti adaları turları 15 euro gibi bir fiyattır. ha tur şirketi ne sağlar arkadaşların da dediği gibi rehberle gidersin yanında türkler olur. eğer yemek sipariş edemeyecek, yönünü bulamayacak bir adamsan ya da "hangi lokantada yiyeyim yemeği?" diye birine soracaksan rehberi kullanabilirsin. yok sen zaten "neyleyim türkü orda da türklerle gezmenin ne manası var o kadar da ingilizcem var hem" diyorsan bu tarz "yerel" turları kendin de yapabilirsin. hatta ve hatta 3-4 arkadaş gidiyorsanız falan araba kiralayın o turların götürmediği çok daha iyi kumsallar sahiller falan var çünkü.

adamlar tur programlarken mecburen biraz da tarih dokusu olsun ki ortaçağdı papazdı rahipti bişiler anlatalım gidilen yerde diyorlar. en cillop kumsalın olduğu yerde böyle hikayeler yoksa oraya götürmüyorlar doğal olarak. tamamen opsiyonel yani.. adamlar "malzeme budur fiyat da şudur" diyor sen de katılıyorsun ya da katılmıyorsun. "otelde ne yapıcam?" diye birşey yok. o turlara gitmesen kendin de tur olayına girmesen bile sırf merkezinde ve çevresinde gezip görebileceğin bir ton farklı yer mevcut. ama oralara kadar gidip 500 euro falan ödemişken 50 euro daha verip fazladan bir ülke daha görmek oldukça mantıklı tabi.

tamamen kişisle tercih olayı...

valla fiyat çok iyi cihaz da iş görmeyecek bişeye benzemiyor.

aylık sınırsız internet zaten 8 lira vodafonda.
düş onu... 27 lira.

150 dk her yöne konuşma da nereden baksan 15 lira falan eder.

kaldı 12 lira.

tanesi 30 kuruştan 50 sms 50 de mms 3 lira da o. çık 3 lirayı da.

kaldı mı dohuz?

18x9 = 162 liraya geliyor telefon. 1 lira işi yalan ama 162 lira da iyi. 162 liraya bugun bi havyar yiyemezsin...

iyi iyi al sen bundan. sana bişi olmazsa biz de alırız.

telefon da şu tam oalrak;

www.gsmarena.com

şimdi problem şu ki telefon özelliğikleri konusunda bilgim ilkokul 1 çocuğuyla eşdeğer. benim merak ettiğim telefon nasıldır? neler yapabilirim?

hocam şunu sölim. smarphone denilen şey işletim sistemi falan olan telefondur. ama bunda bir şey gözükmüyor. telefonda bir tek dokunmatik ekran var bir de 3g. gps yok radyo yok wi-fi tok.

htc touch a çok benziyor htc yapmış olabilir bu telefonu (bence kuvvetli muhtemel böyledir nasıl ki google ın telefonunu da htc yaptıysa)

yani bilemiyorum da ben hayatta almazdım bu telefonu. şu an mesela nokia 1200 kullanıyorum telefonum kırıldığı için ama yani giderde bedava verseler kullanmam sanki. sadece 3g si ve dokunmatik ekranı var diye. bilemedim.

mesela biris şu yorumu yazmış telefonun altına;
This phone is crap, i have been with vodafone for a long time, i have had this phone for less than a week and it has given me nothing but uslessness. camera dosent work, battery dosnt last long, and it keeps turning it self off. Worst phone made.... ...

3g'si de 384 kbps limitli sanırım. gsmarena'da öyle yazıyor. eğer durum böyleyse doğru düzgün 3g bile sayılmaz..

yok. internet sınırsız da 100 mb kullanımdan sonra hız düşüyor. maildi push mesajdı sözlüktü gazeteydi haberdi yorumdu okumak için gayet yeterli şekilde düşüyor. download yapacaksan kötü tabi..

mobile.softpedia.com

hdmi girisli bir full hd monıtor aldıgında hicbiseye gerek yok, tak fişi bitir işi.

hdmi girişli monitöre de gerek yok. pahalı oluyor onlar diğerleirne göre. hdmi > dvi kablolar mevcut. ps3ün hdmi çıkışından dvi monitöre giriş yapılabiliyor yani. analog (d-sub) monitör alma yeter. dvi olsun. h para sorun değil diyorsan tabi hdmi girişli monitör al ama lüzumsuz bir lüks bence. biraz daha koysan lcd tv alırsın zaten.

Dvi girişli monitörü kullanabilmek için hdcp özelliği olması gerekli.

samsung p2250 almıştım ben aynı sizin durumunuzdayken. memnunum. tabii kendi monitorunuzde gerekli nitelikler varsa elbette kullanabilirsiniz.

kan akışı azalıyor işte soğuktan dolayı.

raynaud fenomeni de olabilirmiş.

e tamam da kimsenin soğuktan dolayı kan akışı azalmıyor -15 derece olmadan falan. bende nedne böyle arabadan indiğim, elimi soğuk suya tuttuğum anda oluyor.

hocam reynoud fenomeninde morarma olur.
lakin senin mevzu iki parmakta..o yuzden lokal bir dolaşımsal problemin olabilir.bi kalp damarcıya gorun bence..

raynaud fenomenin'de sararma da olur. morarma ileriki aşamalarda olur. zaten reynaud fenomeninde soğuğa karşı daha duyarlı olur uzuvlar, o yüzden daha az soğukta etkileniyor olabilirsiniz. tabiki de doktora gitmeniz gerekiyor, kesin birşeyden bahsetmiyorum burda.

elbette doktora gideceğim zaten fikiralıyorum sadece buradan tedavi istemiyorum. kalp damara mı gidecez, sinir minir olayına mı giricez, neciye gidecez ama orasını tam bilmiyorum.

kalp damar cerrahisine gitmen gerekiyor.

bunun ne olabilecegini sormussunuz ben de onu soyledim. burda yardim etmekten baska birsey yapmiyorum zaten. ayrica baska arkadas da sanki cevabim yanlis gibi cevabimin ustune cevap veriyor. burda olasiliklardan bahsediyoruz zaten. hangi doktora gideceginizi sorsaniz soylerdim zaten ama dediklerimi arastiran biri de damarla ilgilenen bir doktora gidecegini de anlar zaten. gecmis olsun.

(bkz: başka arkadas) :)..geçmiş olsun hocam tekrardan..sinir yapma..hastalık tetiklenebilir..

ihtiyacın olursa eklenti ve tema çeşitliliği daha fazladır.
yine de sırf kişisel blog olarak düşünüyorsan beleş blog servisleri daha iyidir. masrafı yok akarı yok kokarı yok. ama sitem tanınsın büyüsün falan derdin varsa o zaman da kendi adresinle yyaın yapman akıllıca olacaktır. yalnız kendi adresinle yine blogger gibi servislerden de yayın oluyor onu bir araştır. sitenin adresi www.site.com eklinde oluyor ama sistem blogger mesela. hosting masrafı falan yok.

bir de olayın öküzleme bir bakışı vardır yıllar önce okuduğum bir makalede. vatandaş, insanları hosting, domain ve wordpress yerine blogger kullanmaya teşvik etmeye çalışıyordu. en güçlü örneği ise ölüm durumuydu. "siz aniden ölseniz siteniz 1 domain yenileme süresi sonra yok olup gidecek ama blogger kullanırsanız anılarınız hep yaşayacak" diyordu. ilginç bir bakış...

www.ingilizanahtari.com 'a sor sen hocam. daha alakalı kişiler okur. garip bir soruna benziyor.

bu arada sanırım sorun yanlış versiyonu güncellememde.. peki doğrusu nasıl olacak ki?

arabayla 45-60dk filan surer geri kalanina bilgim yok malesef

wwww.taksiyle.com

yakın değil hocam. otobüsle 1.30 saat belki en fazla. taksi fiyatı veremem.

ama yamulmuyorsam ineceğin otobüs alanya son duraklı bir otobüsle yol üstünde filan inebilirsin. sen bu konuyu araştır en güzeli.

yaz sezonu çoğu araç önce antalya sonra alanya yapar.

of çok uzak ya. izmir otogar ve havaalanı arası kadar var demek. başka bilgi de çıksa keşkem.

@medre; alanya'dan havaalanı daha mı yakın ki? otobüs firmasına mı sorsam?

en iyisi firma görevlisine telefonda bıcır bıcır sormaktır bu konuyu. belli ki otogarda inip havalanına gideceksşn başka yer ile işin yok. alanya (eğer yollar değişmediyse son 6 yılda) havaalanı yolu üstünde. e neden alanya son durak olan bir otobüse binmeyesin ki?

yine de sor sen sor firmana.

şunu bil ki o taksi de 100 den aşağı hayatta yazmaz. (izmirdekinden uzak)

ha belki otogardan havaş servisi olabilir mi? o da olabilir?

sordum otobüs yetkilisine, "ay aslında olabilir, Belek'te mi inseniz" falan diyor. ben ne bileyim belek'i? elde valizlerle yol kenarında durup da masum turistleri kazıklayan bi taksici ağabeyimize 100 lira bayıldıktan sonra, ne anladım yurtdışından yurtiçinden :(

bütüd: www.havas.net şurada bi şeyler var lakin, akdeniz üniversitesinden, yok konyaaltı faşan dedi kafamı karıştırdı benim. direkt otogar-havaalanı dememiş. telden ulaşmaya çalışıyorum bi yandan ama, konuyu bilen varsa diye dedim..

taksi 40-50 civarı tutuyor, çevre yolundan giderse ve abartı bir trafik yoksa en fazla 1 saatte gidersiniz.

kampüs otogara yakın. bak 60 dk sürüyor havaş ile.

demek ki otogardan taksi ile kampüs önüne gitsen (havaşın beklediği tam yeri bulman gerekecek) ordan da 10 tl ye havaalanındasın.

sanırım otogar kampüs arası da 10 bilemedin 15 tl olsun ama eğer kobuzchu kiz'ın sölediği rakam doğruysa süpermiş 40-50 tl ye 1 saatlık havalanına gitmek süper valla :)

secenekler şimdilik böle gibi :)

bildiğim kadarıyla otogar'dan yolcu alıyorlardı ancak yine de dediğiniz gibi emin olmak için muhakkak arayın.
taksi tavsiye etmem , çok ama çok uzak ve antalya taksi ücretlerinin en yüksek olduğu illerden biridir.
belek kavşağının havaalanı ile alakası yoktur, havaalanı kavşağından yaklaşık yarım saat sonra ulaşılabilen bir kavşaktır.

belediye otobüsü derseniz şöyle buyrun; ulaşım bölümünde bilgi bulabilirsiniz.
www.idilotogar.com.tr

izmir'den uçak bileti alsak nerden baksan 500-600 tl fiyatlıydı. gel gelelim bu şekil de çok fena oldu. ok ki ne of.
teşekkürler yardım için :)

daha dün kardeşim spor kulübüne yazılmak için aldı.alınabilir yani.

herhangi bir sağlık ocagına gidiniz. sağlık raporunuzu alınız. =)

sağlık ocağıi devlet hastanesi, üniversite hastanesi vb. para verdikten sonra hepsinden ne istersen alırsın.

kızılay da verıyo galıba saglık ocagıda

verem savaş dispanserleri de veriyor. hem de bedava.

sağlık ocakları da para almıyor.

istanbulda sait çiftçi'den sabah erken saatte sağlık raporu için geldim diye giderseniz, öğle saatinden sonra teslim olacak şekilde her bir işleminizi halledebiliyorsunuz. bilginiz olsun.

nette cv(Curriculum vitae)oluşturma programları var.Ayrıca kritik noktalar içinde bir sürü makale falan var

4 defa iş değiştirdim. Bişeyler yazayım dedim. Ama şimdiye kadar CV ile hiç iş bulamadığım aklıma gelince vazgeçtim. Seni de yakmiim. Sanırsam nasıl "nasıl yazılmaz" onu biliyorum.

sade, kısa, yalansız ve samimi (yavşak değil) olması etkili oluyor bu meretin. fotoğraf da tipe göre. herkes insan ama cv'deki fotoya bakıp "ahahah tipe bak bu ne lan" diyen angutlar bolca var ülkemizde. görünüşüne güveni olmayan foto koymasın o açıdan ki adamlar grüşmeye çağırsın bari yeteneklerini anlatma fırsatı bulsun direk salaklar amalzeme olmasın.

camsille ıslatılmış bezle çıkartmayı deneyebilirsin. ama boyalı yüzey ise sonuç hüsran olabilir.

Camsil, kolonya vb. ise yarayacagi bir Kalinti degil. Kalinti, tirnakla kaziyinca cikacak kadar guclu ama kazima, ayni zamanda yuzeyin cizilmesi demek. Bana iyle vir madde, sprey vb gerek ki maddeyi yuzeyden ayiriversin yapiskan ozelligini yok edip. Ama boyaya renge de zarari olmasin, plastikle etkilesmesin. Bulasik deterjani reklamlarindaki gibi kiri sokup atsin :)

Aklıma cif geldi, kullanılmamış bir bulaşık süngerine ya da yumuşak bir beze dökün. Ben cifle boyalı yüzeylerden çok yapışkan kalıntısı çıkardım. Yalnız biraz sabır ister, zarar vermeden ve bezin değişik taraflarını kullanarak ince ince temizlemeniz lazım.

-kaynar su hazırla
-ufak bir pamuk parçası al ve suya daldır
-yapışkan olan yerin üzerinde 3-5 saniye aralıklarla beklet.
-devamlı kontrol halinde ol
-yapışkan bayağı yumuşayacaktır.
-bir kredi kartı veya kart vizit yardımıyla kazı(merak etme iz kalmaz)
-bu işlemler bittikten sonra her gün düzenli olarak laptopu sil.

arkadaşlar araştırdım çözümü buldum uyguladım sorunsuz dertsiz 3 saniyede çıktı boyada sorun yok çiziğin ç'si yok size de bildireyim işinize yarar diye düşündüm.

wd40 adındaki 7-8 liralık bir sprey ürün. anında çözdü ve tozunu alır gibi sildim söktü aldı tabakayı.

yeni takılan camlardaki stickerın lekesi için camcı aseton tavsiye etmişti. tiner de olr mu dedim hayır aseton dedi. renk attırır mı orasını bilemem tabi:)

aseton cam gibi yüzeylerde rahatlıkla kullanılır ama renkli/boyalı yüzeylere zarar verir.

hacım hemen italyanca türkçe bir sözlük açıyosun oradan şöyle ortada sessiz harfi çiftlemiş kıçında da o harfi bulunan güzel bi kelime seçiyorsun oluyor bitiyor.

Fiore

kısa, şık, telaffuzu kolay (okunduğu gibi), güzel bir font ile logolaştırılmaya müsait, direk italyan markasını çağrıştırıyor (ne yazık ki bu gerekli).

italyanca da çiçek ve yüzey anlamlarına geliyor. çiçek gibi ayakkabı fiore :)) ya da "yüzey" anlamına geliyor, ayakkabılarımızın şıklığını ve karizmasını anlatıyor diye sallarsınız :P

bari siz yapmayın diyor türkçe bir ismin daha iyi olacağını düşünüyorum.

cutmp3.net

goldwave de güzel iş görür.

teşekkürler herkese,

bu servisin kullanımı daha da basit.

www.mp3cut.net

Bence en iyilerinden biri:
Audacity
Ahanda linki:
audacity.sourceforge.net

el yazısıyla yazıp imzalayıp falan fakslasa daha iyi. yalnız çalışma izinli biri gönderebiliyor mu onu iyi araştırın. ispanyol vatandaşlığı şartı olabilir. ha abin ispanyol vatandaşıysa aynı zamanda o zaman unut söylediğimi :)

asagidaki linkte diyor ki noter onaylı davet mektubu + davet eden akraba/arkadasin DNI'sinin fotokopisi. ama abin arayip oradaki turk konsolosluguna sorabilir faks ile olur mu diye, yine de benim tahminim islak imzali versiyonunu isteyecekleri yonunde.

bir de banka hesabindaki (veya ailenin) para durumunu isteyebilirler, oraya gidince kendine bakabilecegini vs kanitlaman icin, onun minimum bir miktari var sanirim ulkeden ulkeye degisen bir kac yuz € olmasi lazim.

www.inmigracionyvisas.com

cevaplar için teşekkürler. dediklerinizden kötüsü çıktı :) ispanyada karakola gidip orada oturduğuna dair imzalı yazı alması gerekiyormuş :) bizzat konsolosluğu aradım.

Merhabalar, aynı durum ispanya vatandaşları için de geçerli mi? Ve belgeyi nasıl gönderdiniz? E-mail, posta ya da konsolosluk aracılığıyla mı?